25 Temmuz 2007

.

Her sabah, bu pencereden bakarak başlarım güne ve içimi bir huzur kaplar ve bir sakinlik çöker yüreğime.Masum bir çocuğun gülücüklerini andırır, penceremden baktığımda gördüğüm bu manzara Her şey temiz, her şey saf ve her şey öyle berraktır ki .Bakire bir genç kız edası ile, salınarak gelir günün ilk ışıkları .Taa...penceremden içeri odama, yanıma kadar...Heyhat öyle kısa sürer ki sevincim. Sanki bir andır O ,ve var ile yok arası.Belki bunun için diyorlar mutluluklar anlıktır.ve o an şu andır diye...Dedim ya kısa sürermiş mutluluklar. Çünkü az sonra ,bakir sabahın ortasına , hoyrat gün karmaşası pat diye oturu verecek ve bir mahşere dönecek sokaklar. Caddeler, belkide bütün evler..Ve uyanacak şehir.Biraz sonra kimin canı, kimin elinde .Kimin eli kimin cebinde, senfonisi başlayacak..Dün dinlemiştim bu senfoniyi.Ondan öncede .Öncekinin öncesinde de..Hile , yalan , dalga dümen, vefasızlık ve ihanet. Hep bir ağızdan koro yapacak. Belki bir yerlerde de. mızrab ile tellere ben dokunacağım.İşte bazen düşünüyorumda. Sabahlar hiç bitmesede.Gün başlamamış olsa. Ama Bazı düşünceler gerçeğe dönüşmeyecek birer ütopyadan başka bir şey değildir öyleyse………Yinede Diyorumki.. .
HOŞGELDİN SABAH...HOŞGELDİN KARİYEYE


Hiç yorum yok: